SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L BUYU’

<< 989 >>

باب: ما يستحب من الكيل.

52. (SATIM AKDİNDE SATILAN MALI) ÖLÇMEDE MUSTEHAP OLAN DAVRANIŞ

 

حدثنا إبراهيم بن موسى: حدثنا الوليد، عن ثور، عن خالد بن معدان، عن المقدام بن معد يكرب رضي الله عنه،

 عن النبي صلى الله عليه وسلم قال: (كيلوا طعامكم يبارك لكم).

 

[-2128-] Mikdam İbn Ma'dikerib r.a. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şunu rivayet etmiştir: "Yiyeceğinizi tartın ki sizin için bereketli kılınsın."

 

 

AÇIKLAMA:     İbn Battal şöyle demiştir: Kişinin kendi ailesi için nafaka olarak verdiği yiyecek maddesinin ölçülmesi de mendubtur. Hadisin anlamı şu şekildedir: "Nafakanızı belirli bir ölçekle verin ki belirlediğiniz süreye kadar sizi ulaştırsın. Ayrıca Nebi s.a.v.'in duasının bereketiyle Medine'lilerin müddü bereketli kılınmıştır."  İbnü'l-Cevzi der ki: Bu bereket, ölçme sırasında besmele çekilmesi sebebiyle olmalıdır.

 

Mühelleb de şöyle demiştir: Bu hadis ile Hz. Aişe'nin şu sözü arasında bir çelişki yoktur: "Benim yanımda bir miktar arpa vardı, ben ondan yiyordum. Uzun süre böylece devam ettikten sonra birgün bu arpayı ölçtüm, kısa sürede arpa bitti." Hz. Aişe'nin hadisinin anlamı şudur: O, azığını ölçmeksizin bu arpadan alıyordu. Nebi s.a.v.'in bereketi sebebiyle de bu bereketli oluyordu. Hz. Aişe bunu ölçünce, ne vakte kadar kendisine yeteceğini öğrenmiş oldu. Bu yorum, bereket denilince ilk akla gelen şeyi esas almamaktadır. İbn Hibban'ın rivayetine göre Hz. Aişe'nin hadisinde şöyle denilmektedir: "Biz bu arpadan yiyip duruyorduk. Ne zaman ki cariye bunu ölçtü çok geçmeden arpa tükendi. Ölçmeseydi, daha çok yeteceğini umuyordum."

 

Muhibbu't-Taberi şöyle demiştir: Hz. Aişe, adete uyarak ve bereketi talep etmekten gafil olarak arpanın ölçülmesini emredince, adeten geçerli olan duruma maruz kalmıştır.

 

Bana (İbn Hacer) öyle geliyor ki Mikdam'ın hadisi "satın alınan yiyecek maddesi" şeklinde yorumlanır. Bunda, Şari'nin emrine uyma sebebiyle bereket, ölçme ile gerçekleşir. Ölçülerek emre uyma yapılmazsa isyan'ın uğursuzluğu sebebiyle bereket ondan sökülüp alınır. Hz. Aişe'nin hadisi ise, onun arpayı denemek için ölçmesine yorulur. Bunun sonucunda arpası eksiImiştir. Bu yorum şuna da benzemektedir: Nebi s.a.v. Ebu Rafi'e şöyle buyurdu: "Kolu (budu) bana uzat!". Ebu Rafi' "koyunun iki budundan başkası var mı?" diye sordu. Bunun üzerine Nebi s.a.v. şöyle buyurdu: "Bunu demeseydin, senden istediğim sürece bana verebilecektin."

 

Özetle söylemek gerekirse bereket tek başına ölçümle gerçekleşmez. Buna bir başka şeyin de eklenmesi gerekir ki bu da, ölçüm konusunda konulmuş bulunan emre itaat etmektir. Ölçülebilen bir malı ölçmek tek başına bereketi gidermez. Buna; emre aykırı davranma veya deneme gibi bir şey eklenirse bereketi giderir.